Ertesi gün olduğunda Angela gecenin izlerini bedeninde ağrı olarak hissediyordu. Zorla yatakta doğruldu. Nasıl yatağa geldiğini bilmiyordu. Hatırladığı şöminenin önünde Harry ile delice seviştikleriydi. Etrafına bakındı Harry yoktu. Kendine şöyle bir çeki düzen vererek evde Harry’i aramaya koyuldu. Ne evde ne de dışarıda onu bulamadı. Üstelik at arabası da görünürde yoktu. Büyük bir hayal kırıklığıyla içeri girdi. Bir şeyler ters gidiyordu. Artık hasta değildi. Ne bir ses duyuyor ne de birilerini görüyordu. Ama neden hala bu evde kaldığını anlayamıyordu.
Aradan iki ay kadar bir zaman geçmişti. Her yerde ılık çiçek kokulu bir hava vardı. Angela çoğu gece şöminesini bile yakmıyordu. Kahya kadın düzenli olarak ona yiyecek getirmeye devam ediyordu neredeyse bir aya kadar öyleydi. Bir aydır gelen giden olmamıştı. Yiyeceği tükenmiş bahçede yetişen yenilebilir otlarla idare ediyordu. Tam bahçede otları toplamakla meşgulken posta arabasının yaklaştığını gördü. Merakla arabaya doğru yürümeye başladı. Posta arabasından bir el bir mektup uzattı ve hızlıca oradan ayrıldı. Babasından olduğunu düşünerek heyecanlandı ama ondan değildi.Tanınmış bir Avukat’ın mührü vardı mektupta.Orada bir taşın üstüne çöktü mektubu yırtmamakta özen göstererek açmaya koyuldu. İçine bir sıkıntı gelip oturmuştu. Mektubu eline aldığında okuduklarına inanamadı. Harry ile boşandığını bildiren resmi bir belgeydi bu. Birkaç zamandır onu zorlayan mide bulantısı yine baş göstermeye başladı. Yediği otlara yoruyordu bu durumu ama yemediği günler bile devam ediyordu. Titreyen bacaklarına hükmetmeye çalışarak içeri girdi. Daha oturma salonunun kapısına gelmişti ki gözlerinin karardığını farketti ve olduğu yere düşüverdi.
Tüm bunlar olurken Sophie sevinçten yerinde duramıyordu. Müthiş bir haberdi bu. Artık Harry özgür bir erkekti. Evde de herşey istediği gibi gidiyordu. Amelia odasından çıkmıyor, eğitimlere katılmıyordu. Harry kızı ile hiç ilgilenmiyordu. Ava ile Mia ise tüm olanakların tadını çıkarıyordu. Kahya kadın haricinde tüm çalışanlar değişmişti. Sophie Kahya kadını da göndermek için çok uğraşmıştı ama Kadın çok akıllıydı. Bu işi daha sonraya bıraktı. Son bir aydır tüm İngiltere Angela’nın deli olduğuyla ilgili çalkalanıyordu. Bu haberi Sophie’nin yeni aldığı çalışanlar onlar gibi hizmetçi olan arkadaşlarına oradadan da İngiltere’de yaşayan ailelere yayılmıştı. Bunu planlayan Sophie yine bir zafer kazanmıştı. Harry bu dedikodulardan kendi adına sıyrılmak adına hızlıca boşanma kararı almış ve gerekli işlemleri gerçekleştirmişti. Tabi bununda kısa sürede yayılması sağlanmıştı. Artık bekar bir soylu olan Harry çevredeki dulların dikkatini çekmeye başlamıştı. Sophie için tehlike çanları çalıyordu. O sabah Sophie başının ağrıdığını söyleyerek odasına çekildi.Amelia her zamanki gibi odasındaydı.Ava ve Mia ise mürebbiyeyle çalışma odasında Fransızca çalışıyordu. Kahya kadın için bulunmaz bir fırsattı. Alışverişe gittiğini söyleyerek malikaneden ayrıldı.
Kahya kadın çiftlik evine geldiğinde gözlerine inanamadı. Hanımefendisi adeta on yıl yaşlanmıştı. Dolgun vücudu kurumuş,saçları bir birine girmiş, gözlerinin altı morarmış,karnı ise şişmişti. Aceleyle hanımının yanına koştu. Angela yorgun bakışlarını Kahya Kadın’a dikti. “Sen mi geldin. Yiyecek bir şey getirdin mi?” diye sordu. Bu soru Kahya kadın’ı kahretmişti. Hanımının koluna girerek onu oturma salonuna taşıdı.Tüm eşyalar kırılmıştı. Sağlam kalan tek bir sandalyeye oturmasına yardımcı oldu. Sonra aceleyle mutfağa gitti. Mutfakta ağza konulacak tek bir lokma yoktu. Arabaya koşup getirdiği yiyecekleri mutfağa taşıdı. Hemen yenilebilecek olanları alarak hanımının yanına koştu. Angela yıllardır yemek yemiyormuş gibi saldırdı getirdiklerine. O yedikçe Kahya kadın ağlıyordu. Dünyanın en iyi kadını nasıl bu hale gelmişti. Angela yemeğin ardından tatlı bir uykuya dalmıştı. Uyandığında Kahya Kadın’ın onu izlediğini gördü. Toparlanarak karnını gösterdi. Hamileydi. Harry ile son gecesi hamile kalmıştı. “Korkuyorum” dedi Angela. Kahya Kadın onu kollarının arasına aldı. İkisi de ağladı. Kahya kadın gitmek üzere ayağa kalktığında Angela gitmemesi için yalvardı. Kahya kadın tekrar geleceğini söyleyerek ayrıldı çiftlik evinden.
Kahya Kadın eve geldiğinde evi bıraktığı gibi gördü. Ne kızlar ne de Sophie ortada görünüyordu. Amelia’nın odasına girdiğinde onu yerde otururken buldu. Yanına gidip kalın bukleleriyle oynamaya başladı. Amelia Kahya Kadın’ın boynuna sarıldı. “Annemi çok özledim.Beni ona götür”dedi.Kahya kadın Amelia’yı zor teselli etti. Odasına geçip düşünmeye başladı.
Ev uyurken uyumayan iki kişi vardı. Sophie ve Harry. İkisi de oturma salonunda oturuyordu. Sophie o akşam için göğüslerini ve bel kıvrımlarını ortaya çıkaran bir elbise tercih etmişti. Harry düşüncelere dalmıştı.Sophie ise onu izliyordu. Bir süre öylece kaldılar.Uyumak için ayağa kalkan Harry’i gören Sophie’de ayağa kalktı. Harry’nin odasına girmesini bekledi. Harry odasına girdikten bir süre sonra Sophie’de Harry’nin odasına kapıyı vurmaya gerek görmeden girdi. Harry afallamıştı. Daha ağzını açmadan Sophie ona doğru yürümeye başladı. Yatağının başına geldiğinde teklifsizce yatağın kenarına oturdu. Harry’e ilk defa bu kadar yakındı. Ellerini Harry’nin yüzüne koydu. Harry büyülenmiş gibi Sophie’nin yaptıklarını izliyordu. Sophie ellerini Harry’nin göğsüne indirdi. O anda kendine gelen Harry Sophie’nin ellerini kendinden uzaklaştırdı. Sophie ısrarcı tavrını sürdürdü. Harry’i okşamak için ellerini kaldırdığında Harry onu belinden tutarak yatağa yatırdı. Sophie bir kez daha kazanmıştı. Defalarca seviştiler. Harry böyle istekli bir kadın görmemişti. Bunca zaman neden beklemişti ki.