Sahte jokerler: Gerçek aşkı bulana kadar kadınların duygusal boşluğu
Biskolata erkeği: Günümüzde bayanların kendi aralarındaki konuştuğu mükemmel erkek modeli
Ben: standart türk kızı yani 160 balıketli kumral kadın
Enyy dergisinin son sayısında ilişkilerle ilgili bir yazı dikkatimi çekti. ‘’Herkes bir sonrakinin katili’’ diyordu yazıda. Okuduğumda kendimden bir parça bulduğum için katilimi sizlere yazmak istedim
Evet, kendime bayan yanlış diyorum. Çünkü yaşadığım bir ilişkimde tepeden tırnağa bayan yanlıştım…
Hepimizin kırık dökük olduğu zamanlar vardır. Hani içimizden ne kadar yalnız olduğumu geçirdiğimiz zamanlar, biri gelsin, benim şu mutsuz halimden çıkarsın, beni iyi hissettirsin, biri olmalı insanın hayatında dediğimiz zamanlar.
Bende böyle zamanlar geçiyordum hayatımda, bana iyi gelecek birini istiyordum, hatta internette kişisel gelişim uzmanlarının ilişkilerle ilgili konularla yazılarını bile okuyordum o kadar umutsuz ben J.yazılarda hayatımızın aşkını bulmak istiyorsak istediğimiz özellikleri kâğıda yazmamızı ve öneriyordu. Bende aradığım Özellikleri bir kâğıda yazdım. Komik, eğlenceli,yakışıklı, arkadaşlarımla uyumlu ve bazı fiziksel özellikler uzun boy ,sakal gibi benzer özellikler..
Evren şaşmıyormuş valla kâğıttakileri harfi harfine yerine getirmişti. Olanlar oldu.
Tüm ihtişamıyla karşıma çıktı benim sahte joker aşkım..
Aşk, sevgi, ilgi, her şey vardı, onda kahramanımdı. Sahte bir jokerden beklenildiği gibi ilk zamanlar muhteşem bir âşık. Sanırsın ki bu adam artık dibimden bir yere ayrılmaz. Oysaki geçici bir süre âşık olmuştu. Aşkı sabun köpüğü gibi sönünce günümüzdeki birçok erkek gibi sosyal medyadan görücüye çıkmaya başlamıştı…
Zaten ilişkilerde erkek sosyal medyada yeni eklemelere ihtiyaç duymaya başlamışsa ilişkisinden sıkmaya başlamıştır bence. Şimdi birçoğunuz çok saçma diyorsunuz da ilişkilerinizin ilk başlarını iyi düşünün derim tabi bu söylediğim ayrılık yaşamış olanlar için geçerli…
Sahte joker fire verince ayrılmak kaçınılmaz olmuştu
Ayakları yerden kesilen ben bulutlardan aşağıya bakmama fırsat kalmadan yere çakılmıştım bile. Siz siz olun bir kâğıda hayalindeki insanı yazarken ilk şıklara arasına sadakati yazmayı unutmayın. hep o listedeki eksikten oldu bunlar. Şaka bir yana aldatıldığımı anladığımda dakikasında ayrıldım oda sessiz kaldı zaten bir Allah razı olsun demediği kaldı :J
Ben öyle aşkta gurur olmaz diyenlerden değildim ve gitmek isteyene bir yolda ben çizmiştim…
Tabi, birçok kadın gibi bende ayrılık acımı arkadaşlarımla paylaştım, onları bıktırana kadar sahte jokerimi anlatım. Beni sevip sevmediğini onlarla günlerce istişare yaptım, yalnız kaldığımda ağlamaya başlayıp kalp acımı dindirmeye çalıştım, şimdi gülerek yazıyorum da, o zaman canım nasıl yanmıştı. Ama gözünüzde öyle polar pijamaları çekmiş, elinde kahve fincanları ile film izleyen ayrılık acısı çeken bir kadın gelmesin zira aylardan hazirandı, hava sıcaktı. Evde aşk acısı çekmesi sıkıntılı olacağından kendimi attım sokaklara.
Yani siz gözünüzde işine dört elle sarılmış, fazla kilolarına veda etmeye çalışan, eskisine oranla daha bir güzel olmak için kendine bakan ve akşamlarını arkadaşlarıyla dışarıda geçiren acılı bir kadın düşünün.
Hani demiş ya şair öyle bir gideceksin ki ayrılıkta bile gurur duyacak seninle…
Öylede bir ayrılık çizdim ama içimdeki savaş hep bana ait oldu…
Tabi arada sosyal medyada jokerim beni görsün diye allı pullu fotoğraflar almayı ihmal etmezdim. Bir gün yeni görücü biçimimiz sosyal medyadan bir mesaj aldım. Biri ‘’dm’’ den bana yürümüştü J yürümeye bak ‘’merhaba’’ tamam tamam pek yürümek demeyelim selamlaşma diyelim madem…
Sayfasına girip batkımda,
haydaaaa 🙂 yaradan bunları tatil günlerinde yaratmış diğerlerini de yoğunlukta buruşturup atmış dedirten biskolata erkeğiydi.
ben tabi ayrılık bunalımda olduğumdan bir heyecan yaratmadı, sadece mesleği dikkatimi çekmişti. (gerçekten hala aşk sancılarında olduğumdan işle ilgili mevzular dikkatimi çekmişti). Bunu üzerine sohbete başlamıştık.
Kendinden emin ve rahat sohbeti bana hadi bakalım bir sahte joker daha dedirtmişti. Yinede sohbete devam ettim. Çünkü kendimi biliyordum, öyle hemen birini hayatıma alamazdım kalbimde öldürmeden birini hayatıma almak bana göre değildi ama yinede kahve içmek istedim
İyi kide gitmiş ve tanımışım Biskolata seni
Oturup konuştuğumda, karşımda gayet ciddi, sohbetli ,amacı çapkınlık değil ,gerçekten sohbet edecek biri vardı ..hem kibar hem saygılı bir o kadarda sıcaktı üstelik karşımda bir biskolata erkeği vardı.
Bizim hayatımıza hep olun biskolata erkekleri
Sonraki günlerde sohbetlerimiz devam etmeye başladı, hayata bakışı özellikle kadın erkek ilişkilerinde bir uzman gibi yaklaşımı, güven veriyordu bana. Artık sahte joker için arkadaşlarımı değil bizim biskolatanın beynini yeme başlamıştım. o kadar anlayışlı o kadar sıcaktı ki artık her gün onu aramaya başlamıştım.
Biskolata İstanbul’da yaşıyordu tatil için Marmaris’e gelmişti. Ve işi sebebiyle kısa süre kalacaktı. Çok kısa bir zaman olmuştu tanışalı ama yara bandım olmuştu adeta. Beraber uzun sohbetler, bolca kahve saatlerinin ardından tatili bitmişti ve gitti.üzüldüm tabi gidişine ama ben eski hastalığıma o kadar takılmıştım ki gidişinde bir anlam yüklemedim. İyi birini tanıdım dedim kendime, çünkü aşık olan tüm kadınlar gibi filmimi kahramanını bana acı çektiren sahte bir okeydi..
Biskolatanın Gidişiyle biteceğini sandığım görüşmeler, İstanbul döndükten sonra daha fazla sıklaşmış gün içinde birkaç kez telefonlaşır olmuştuk. Aynı samimiyet ,anlayış ve sıcaklık ….
Ağustos sonu biskolata bir sürpriz yaparak Marmaris e geldi. kapıda belirdiğinde ona nasıl sevinçle sarıldığımı hatırladım da bu gerçekten dostluk mu yoksa hislerimi vardı bilmiyordum ..
Buraya on günlüğüne tatile gelmişti. On günüde benimle geçirmek istiyordu. hergün yeni bir yerlere gitmeye başladık bu arada yakın arkadaşlarımla da tanışmıştı. hepsinin saygısını kazanmıştı duruşu ve tavrıyla beğeni toplamıştı..
ben mi ben hala eski jokere takılı bir hasta aldatılmayı hazmedemeyen ben karşımdaki mükemmeli fark edemiyordum bile ..
biskolatamla bazen geceleri balkon sohbetlerinde kahve içerdik .onunda aslında benim gibi benzer yaraları vardı ve bunu beraber paylaşmak ikimize iyi geliyordu ..onun konuşmak vakit geçirmek bana iyi gelse de sanki bir öncekinin acısını bunda çıkarırcasına sürekli irdeleyen sinirli bir kadın olmuştum sürekli hata arıyordum..
o hatasız düzgün giderken ben mutsuz tatminsiz bir kadındım ..belki bir birimiz için yaratılmış bir çift değildik ama güzel şeyler olabilirdi.. o bana sahte jokerlerin arasında düzgün birilerinin olabileceğini öğretti.
Bazen mekânlara gittiğimizde güzel kızlar ona hayran hayran bakardı, ama onun etrafıyla ilgilenmeyip aramızda duygusal alamda bir şey olmamasına rağmen benimle ilgilenmesi olmamasına rağmen, kırılan kadınlık gururumu iyileştirmişti, iyi özgüvenim yerine gelmişti. Kendimi suçlamaktan vazgeçmeye başlamıştım
.siz erkekler yaptığınız küçük kaçamakların bizim ruhumuzda açtığı yarayı bilseniz toprağın altına girmek isterdiniz emin olun…
bay doğrularda var hala umutsuz değil kadınlar
Hani bir söz var ya çapkın olmayan erkek mi var? Yada hangi erkek aldatmaz ki? Biz kadınlar bunları kendimize söyleye söyleye sadakatsizliği normalleştirdi.bunu erkekler değil bizler yaptık ..
Son ayrılığımdan sonra bütün erkelerin yapısında sadakatsizlik olduğuna arkadaşlarım beni inandırmıştı. Öyle inanmıştım ki ayrılığımda hatalı olduğuma karar vermiştim. Hatta acaba çok ciddi olmadığı sürece kaçamaklarını görmezden mi gelmeliydim düşüncesine dalmıştım,
Fakat biskolata tek işliliğin çok daha güzel olduğunu savunan erkelerdendi ve kendi gibi erkeklerin olduğunu bana gösterdi. Kendime geldim onunla geçirdiğim süre zarfında. evet
ben sadakatsizliği hazmedecek bir kadın değildim ve normal olan benim düşüncemdi. turizm bölgelerinde aldatma biraz daha rahat yaşansa ben ne istediğimi biliyordum dedim kendi kendime..
Ve geriye kalan
tatilinin son günlerinde deniz keyfimiz devam ediyordu ve daha da alışmış hatta duygusal bir şeyler hissetmeye başlamıştım ..ara ara bakışmalar yakınlaşmalar güvende olma duygusu güzeldi tabi. Tekrardan kalbim iyi olmuş artık acı çekmiyordum yine de eskiye dair kalanlar benim normal bir şeyler yaşamama sanki izin vermiyordu ,hep tedirgin ve hırçın biriydim erkeklere karşı.
Gitmesinden birgün önce akşam yemeğine çıktı sonrasında aramızda duygusal yakınlaşma olmuştu ve bakışlarımız bir birine daha farklıydı artık ,aşk değildi bu ama yine de güzeldi beklide olacaktı benim hastalıklı hallerim olmasa..
Gideceği gün keyifli bir kadın olarak başlayan ben, gün içinde gereksiz çıkışlar yapmaya başlamış, tekrar geçmişin intikamını alırcasına biskolataya yüklenmeye başlamıştım. Sebepsiz yere küçük bir yanlış anlamayı büyütüp kavga çıkarmıştım. öyle sinirliydim ki her yaklaştığında tersledim ulaşamadı bana yine kitlenmiştim kendimi. Bu halim tat bırakmayınca erken dönmeye karar verdik yol boyunca tek kelime etmeyen ben, çoktan inerken sadece iyi yolculuklar demekle yetindim.
Ona düzgün bir vedayı bile çok gördüm ,hiç hak etmediği halde yanlışlar üstüne yanlışlar yaptım ..
Sonraki günlerde özür dilemek için arasam da kırılmıştı artık , ,.düzeltemiyordu kendini, konuştuk birkaç kez ama alamadım gönlünü kırgın olmasına rağmen yine çok düşünceli ve kibarlığını hiç bozmayan bu adam bana güzel şeyler bırakarak gitmişti..
Geçmiş ilişkim şimdiki ilişkimde katil olmuştu.. Bay doğruyu bulan ben bayan yanlış olarak güzel olan her şeyi yıktım…
ondan geriye kalan bende, geçmişteki aşk acımın sadece bir zaman kaybı olarak görmek, sahte jokerlere hayatımda yer vermektense yalnızlığımın keyfini çıkarmak ve hala duruşu sağlam olan erkelerin var olduğuna inanan bir kadın olarak
aşk için hala umut var diyorum……
Teşekkürler bisksolata erkeğim…